Ah şu medeniyet!
Bu bize maalesef ki fersah fersah uzak olan ve bir türlü başaramadığımız medeniyet var ya…
Neden bize bu kadar uzak?
Neden kendi kendimize bu kadar çamur atabiliyoruz?
Şimdi diyeceksiniz ki ‘’Sen neden bahsediyorsun kardeşim’’ lakin keşke bu durum bizi bu kadar küçük düşürmeseydi de artık canımıza tak etmeseydi de, biz de böyle bir yazıyı kaleme almak zorunda kalmasaydık.
Gelelim sadete…
Şu yaptığı hareketin hiçbir şekilde ne anlama geldiğini idrak edemeden, kaldırımın ortasına, yolun ortasına çok af edersiniz ama bir tomar tükürüğü boca edenler var ya…
İnanın şu anda Afrika’da yaşayan en İlkel kabileler de bile böyle bir manzaraya rastlayamazsınız.
Şimdi canım kardeşim…
Sen öyle salya sümük, bir ton balgam ve tükürüğü ortalığa boca ediyorsun ya… Her şeyden önemlisi o bir kere havaya karışıp, bize zehir olarak geri dönüyor!
Bir kere sağlığımızın içine ediyorsunuz…
Diğer taraftan görsellik olarak, adabı muaşeret açısından nasıl bir manzara oluşturuyor sizce?
Soruyorum… Nasıl?
Yani bunu medeniyet açısından değerlendirecek olursak elbette ki söyleyecek tek bir kelime dahi bulamayız.
Zira yolda yürüyecek, adım atacak tükürükten dolayı yer bulamıyoruz.
Her on adımda bir bulunan çöp kutuları ne işe yarıyor?
Yere tükürenler duyun artık sesimizi, yere tüküreceğinize, çöp kutularına tüküremiyor musunuz?
Belediyemiz sabah akşam nasıl da temizlik yapıyor. Her şeyden önemlisi temizlik görevini ifa eden, o personelin çalışmasına yapılmış bir saygısızlık değil midir?
O verilen emeğe ayıp olmuyor mu?
Şimdi diyelim, başka bir ilden veya başka bir ülkeden Batman’a gelen birileri bu manzara karşısında ne düşünür…
Biraz empati kurup, kendimizi onların yerine bir koyalım. Sonra da hakkımızda olumsuz düşündüklerinde vereceğimiz cevap kalır mı?
Şimdi kime kızmalıyız…?
Kendimize mi yoksa onlara mı?
Evet, anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az!
ZAMA DA HERGÜN ZAM GELİYOR…
Tamam anlıyoruz, elektrik, su kiralar ateş pahası ama…
Şu zamları biraz da kendi elimizle yıkayıp yağlamıyor muyuz?
Kendi kendimize zarar vermiyor muyuz?
Biraz da biz bize zama da zam yapmıyor muyuz?
Yahu kardeşim, el insaf!
Batman’da birçok cafede çay 10 TL, Su 10 TL bu nasıl bir şeydir ki bize anormal, normal gibi gösterilmeye çalışılıyor.
Batman’da deniz yok, yeşillik yok aman aman bir turizm beldesi de değiliz ama gelin görün ki fiyatlarımız oralara Rahmet okutuyor!
Bunun önüne nasıl geçilecek?
Ya da fiyat konusunda biz herkesi geçip her zaman en önde mi koşacağız?
Ne olacak bu gidişat?
Fikri olan var mı?
Birçok turizm beldesini de biliyoruz onların çaya kahveye biçtiği bedel, ne kadar çok görünse de bizimkinin yanında devede kulak görünüyor…
Her halde yarın öbür gün büyük şehir olursak, orta direğin bu memleketten göç etmesi gerekecek.
Maalesef ki gidişat onu gösteriyor…
Bindik bir alamete, hep beraber gidiyoruz kıyamete…
Daha ne diyeyim ki hiç bilmiyorum…
Bilen varsa da demek ki sadece kendi bilir!
Biz de bizi…
