TİNİMDEKİ CENNET
Timinde var olan bir cennetti sığındığım
Timinde bir yaşamın ebedi yüzü
İzdivaya çekilmemişti tüm çiçekler
Kapatmamışlardı ışığını tüm dünyaya...
Bazen gülerken anlatırdım onları
Bazen de hüzünlenirken anlatırdım.
Yaşayıp, geçirdiğim her günü, armağan sayardım kendime.
Duvarların tenhasına anlatırdım onları, Umutla çizerdim suretlerini karanlığın
En ücrasına sevinçle parlar, açarlardı yakamozlara yakışır bir eda ile.
Yüreğim rahattı, günü bahardan bir gün sayardım sonra;
Dünyanın sessiz bir çatışmasına denk geldim.
Kulaklarımı kemiren, gözlerimi kör eden sessiz bir savaş,
Meğerse çemberimde soysuz ihtilaller atlatmış büyümek,
Yüreğimde oluşan sonsuz özlemler çoğalmış
Hangi yöne baksam ipe asılmış çiçekler.
Anlatılanlar ve yaşanılanlar diye ikiye bölünmüş dünya..
Sürüp giden zamana elverişsiz olmuş bu çağ.
Ne olana razı gönlüm ne de gücü varken oldurmayana...
Sürüp giden zamana elverişsiz bu çağ
Yüreklerde kalıtsal izlenimler bırakmış büyümek..
Yamalanıp, pohpohlanan söylemlerle,
Herkes kendinde olmayana aşina olmayı görev bilmiş.
Elle tutulur bir yani olmalı yaşamın.
Kehanetler türetmek yerine, doğruyu apaçık ortaya dökmenin bir mevsimi olmalı dünyanın.
Doğru olmanın ve doğruca yaşamanın bir mevsimi olmalı bu dünyanın.
Şükran DEMİRHAN
Mail: demirhansukran12@gmail.com
Instagram:@skrnd_official