Allah’ın taht makamı olan kalp, insanı bir bütün halinde simgelemektedir.
Kalp kavramı, vücutta kan dolaşımını sağlayan bir organ olarak tanımlamaktadır.
Tasavvuf ve dini olarak kalp, bilgi ve düşüncenin kaynağıdır.
Allah sürekli insanların kalplerine bakar (Müslim Bir 34), orada olup biten her şeyi bilir (Âl-İmran 3/154) ve onları sorgular (Bakara 2/74). Yani Allah kişi ile kalbi arasına girer (Enfâl 8/24). İnsan kalbi ile hangi yöne yönelmek istiyorsa, Allah onu o yöne yöneltir
Kuranda geçen kalp, insan tamamlayan bir kavramdır.
Ruh ve akılda bu kavramda yer alır.
Kalp, Allah’a en yakın komşudur. İnsanı Allah’a ulaştıran en mukaddes ve en güzel cevherdir.
Çoğu zaman hüznü ve sevinci barındıran kalp, Duygu ve düşünceye aracı olmuştur.
Halis ve ihlas dolu bir kalp, güzel ahlakı temsil etmektedir.
Kötü ve riya dolu bir kalp, kötü ahlakı temsil etmektedir.
Zira duygular düşünceye, düşüncede davranışlara geçer.
Kalpte ne barınırsa, hayatına o geçer.
Sadece bir et parçası olarak görünen kalp, aslında insanı insan yapan en kutsal değerdir.
Öyle hassas, öyle naif, öyle ince bir yapıya sahip ki kalp, tek bir kötü sözle harabeye dönerken aynı şekilde iyi ve hoş sözle de inşa edilir.
Efendimizin hadisinde geçtiği gibi;
Kalp kırmak Kâbe’yi yetmiş defa yıkmaktan daha büyük günahtır.
Değerli okurlarım
Halis ve ihlaslı bir kalbe sahip olmak, Allah’ın kuluna bahşettiği en kutsal değerdir. Onu korumak sahip çıkmak, diri ve canlı tutmak ise kulluk bilincini en büyük ibadetidir. Allah kalbinde ihlâs-ı taşıyanlara denk getirsin.
Kalbiniz ile bir bütün olarak saf ve pak bir şekilde Yüce Allah’a hakkıyla ulaşma sevincini nasip etsin.
Selam ve dua ile…