İnsanlar için önemli olan birincil faktör can güvenliğidir. Can güvenliğinin korunmaması halinde ortaya kötü sonuçlar çıkabilir. Türkiye’de şiddet olaylarının sıklıkla yaşandığı sektör, sağlık sektörüdür. Son yıllarda gündemde olan önemli bir konu sağlık çalışanları ve hasta yakınları arasında oluşan şiddet konusudur. Hasta yakınları ve sağlık çalışanlarının arasındaki iletişim kopukluğu, çoğu zaman hasta ve hasta yakınlarının sağlık çalışanlarına yönelik yapılan önyargılar şiddetin ortaya çıkmasına neden olabilir. Yoğun çalışma saatleri ve zor süreçlerden geçen sağlık çalışanları için şiddet olgusu oldukça zor ve yıpratıcıdır.
Sağlık kurumlarında şiddeti tetikleyen ve şiddetini arttıran birçok faktör vardır. Bu faktörler; hasta ve hasta yakınlarının yaşadığı olumsuz durumlar karşısında stresli aile bireylerinin olması, uzun süren bekleyişler, çalışma saatlerinin esnek olması, aynı zamanda çalışan sayısının az olması, stresle baş etme yöntemlerine sahip sağlık çalışanlarının bilgi yetersizliği ve en önemlisi kanunen şiddet konusunda gerekli sınırlamaların olmaması, şiddet olması durumunda uygulanacak cezai yaptırımın yeterli düzeyde olmaması şiddetin derecesini arttıran faktörlerdir. Meslek gruplarına göre incelendiğinde hemşirelerin daha sık şiddete uğradığı, ikinci sıklıkta ise pratisyen hekimlerin daha sonra da uzman hekimlerin ve diğer personelin olduğu gösterilmiştir. Sağlıkta şiddet, sağlık sektörünün gelişmesinde engel teşkil ettiği ve önlenebilir olması sebebiyle bir kamu sorunu olarak ele alınmalıdır. Bu kamu sorununu tüm yönleriyle ele alıp kalıcı çözümler üretmek hem toplum hem sağlık çalışanları tarafından önemli ve değerli olacaktır. Sağlık sisteminin hedef kitlelere doğru aktarılması kamusal sorunun yöntemi açısından doğru tespit edilebilir. Medyanın bu konu üzerinde işlevi göz önüne alındığında süreç için önemli bir yol göstericidir. Sağlıkta şiddet haberlerinin görsel malzemelerle aktarılması daha sağlıklı olacaktır. Haberin gösteri gibi gündemde taşımaktan çok haberin ciddiyetinin farkındalık yaratması son derece değer taşır. Halka verilen malzemenin doğru bir şekilde aktarımı, şiddet olaylarının çözümlenmesi ve gündemde doğru şekilde kalarak mesajın gerekli mercilere taşınması, şiddet olaylarının çözümüne yönelik farklı perspektif kazandırabilir.
Hasta ve hasta yakınlarının haklarının korunması kadar hastalara emek veren sağlık çalışanlarının can güvenliğinin olması gereklidir. Sağlık çalışanlarının hakkı gözetilmediği takdirde sağlık hizmetlerinin işlerinin aksamasına, çalışan iş verimliliğinin düşmesine, çalışanların psikolojik çöküntü yaşamasına, toplumun sağlık sistemine olan güvenin zedelenmesine sebep olur. Şayet olumsuz olay ve durumları göz önünde bulunduracak olursak; toplum için önemli bir etken olan sağlık çalışanlarının hakları iyileştirilip güvence altına alınmazsa ortaya birçok olumsuz durum çıkabilir. Sağlıkta şiddet kavramına daha çok dikkat edilmelidir. Gerekli merciler şiddeti azaltmaya, önlemeye ve geliştirmeye yönelik politikalar geliştirmeli. Hayatımızın önemli noktasını oluşturan sağlık görevlilerine yapılan tutum ve davranışlar özenle ele alınıp incelenmeli. Unutulmaması gereken bir hakikat vardır ki; Şiddetin her türlüsü kötüdür. Ve insan bunlara maruz bırakılamayacak kadar değerlidir.