İnanç, yaşamın gücüdür. Bir insan yaşıyorsa, o zaman bir şeye inanıyor demektir. İnanç olmadan yaşamak mümkün değildir.” Leo Tolstoy
Değerli okurlar, Müslümanlar için Ramazan ayına girmiş bulunmaktayız. Orucun insanlar üzerindeki etkisi farklı noktalarda olumlu ya da olumsuz olarak çevremize ve bize yansıyor. Bu farklılıkları hem maddi hem manevi olarak görebiliriz.
*** Ramazan ayıyla birlikte halkın zorunlu ihtiyaçlarının yoğun olarak karşılanmasıyla fiyat artışı çabası içinde olan fırsatçılara gün doğuyor. Toplumumuz için manevi olarak önemli olan bu ayda modern kapitalist insanın ekonomik çıkarları her zaman olduğu gibi üst seviyede yerini koruyor. Bu kapitalist sistem ne doğal afeti ne de inancı baz alarak durmak bilmedi.
***Ramazan ayı aynı zamanda insan ruhuna da hitap etmektedir. Din etkisinin yoğun olarak hissettiğimiz, sosyal ilişkilerin, toplumun manevi huzuru oldukça aktiftir. Buna karşın ramazan ayı her şehirde aynı ölçüde yaşanıyor diyemeyiz. Genel olarak özellikle büyük şehirlerdeki Ramazan atmosferinin hissedildiği ve aynı zamanda ramazan ilişkilerinin yoğun olduğunu söylemek güçtür.
***Toplumdan söz etmişken depremin sarsıcı etkisini yaşayan şehirlerimizi de unutmamak gerekir. Ramazan atmosferi depremin olduğu şehirlerde depremzede vatandaşlarımızda da varlığını gösteriyor. Her ne kadar buruk olsa da…Şartlar normal hayat standartlarında bile yeterince olgunlaşamamışken ilave olarak ihtiyaç gerektiren bu ayda, depremzede halkımıza oldukça zor şartlarda ibadetlerini yerine getirebiliyor. Ulaşılan yardımlar olmasına rağmen eksikler var. Barınma sorununu bile tam anlamıyla çözememişken sadece yapılan yardımların konuşulması vicdanen konuşmaktan öteye gidemiyor. Her ne kadar depremzede vatandaşlarımız maddi ve manevi olarak sıkıntı yaşasa da her şeye rağmen ramazan ruhunu yaşamaktadırlar.
***Ramazanın da kendine özgü ruhu vardır. Bunu korumak adına herkes orucu tutup tutmamakta özgürdür. Kimseyi ibadetini yapması için zorlayamayız. Ya da tutmaması halinde farklı yaptırımlar yapamayız. Toplumsal baskı uygulayamayız. Psikolojik şiddet yapamayız. Bununla beraber ibadetini yerine getiren insanlar için de ibadet etmeyen insanlar da saygı duymalı. Duyulan saygı da gösterilmelidir. Oruç tutanlara Alenen, göze sokarak saygısızlık yapılmamalı. İnsanların hassasiyetleri her zaman göz önünde tutulursa o zaman insandır insan…