Önceki pazar Batman’ımızda bir gurur, bir iftihar tablosu daha yaşandı. Bir güneş gibi aydınlandı Batman’ımız... Aydınlığı bir gün ile bırakmamak, yarınlara taşımak için kandil olup parladılar meydandaki yiğitler. Nur simalarındaki iman daha da belirginleşti, fark edildi Batman semalarında... Dillerindeki tevhit ile gönüllerinde ilahi kelam aşkı birleşti.
Kutlu Nebi’nin Kur’an'ı hakim kılmak için çabaladığı gibi Peygamber Sevdalıları da bu yola baş koymuş var gücüyle çalışıyorlar. Allah da nurunu muhakkak tamamlayacak. Bunu destur gören, bu kardeş-abilerimiz; Allah ne diyorsa onu yapmaya çalışıyorlar. Kur’an'ın emri gereği evde, okulda, medresede, çarşı-sokakta da ilahi buyruğu yerine getirmeye çalışan nur simalılar olarak görülüyorlar.
Onların hedefi yeryüzüne Kur’an’ı hakim kılmak, Peygamberdenmahrum olan bütün yüreklere Kur’an'ın bu güzelliğini taşımak bu yiğitlerin en büyük hedefi...
Ben inanıyorum, muhakkak sizler de inanıyorsunuzdur. Bir gün gelecek dünyanın her tarafında, her çadırında, oturumunda, her evinde Muhammed’urResulallah diyen o hatıralar konuşacak, konuşulacak.
Allah’ın sevgilisinin sevgisini Batmanlılarıngönüllerine yazmak adına çok da güzel,hüsnühat-kaligrafihassasiyetiyle gönüllere işlediler Muhammedi muhabbeti. Zira Batman’ın iman ehli, Peygamber aşığı olduğu herkesçe biliniyordu. O büyük gün geldi ve çattı. Peygamber Sevdalıları Platformu müthiş bir organizasyona daha imza attı. Ve maşallah her yeri mahşeri kalabalıklar sardığı gibi, tevhidi hakikat dillerden dillere Batman’ın dört bir yanını kuşattı.
Ama öyle bir kalabalığa şahit oldu ki eşraf ve Batman halkı, beklenildiği gibi memleketimizin Peygamber Aşığı olduğunu bir kez daha dost-düşmana herkese gösterdi. Ve hakikatler konuştu Batman’la… O ne muhteşem kalabalıktı be Batman!Başı olup da sonu olmayan mahşeri kalabalık... Ne sizleri oraya toplatmıştı da haykırıyordunuz Muhammed Nebi'yi. O ne coşkuydu milleti coşturduğun, aşkını doruğa çıkardığın. Çok güzel bir şekilde Hüseyinlerin diyarı olduğunu, iman gömleğini bir daha çıkarmamacasına giymiş olduğunu da bu millete gösterdin-kanıtladın.
“Batman, boşuna öncülük etmedi öncülere, değerliler değerine değer katmadı öylesine. Değersizleştiremediler seni değersizler değersizlikleriyle. Senin değerine değer katmak isteyenler, kocaman bir dağı iğne ile delmeye başladılar. Her ne kadar büyük bir kayaya rastlarlarsa (esaret, hicret, tecrit, şehadet ) o kayadan nadide birer mücevher meydana geliyordu. Ve Elhamdülillah o mücevherlerin her bir tanesi güller ekili bahçeler yetiştirdiler. Buna hınca hınç dolan meydanlar şahit.”
Hepiniz şahit oldunuz değil mi? Nebinin aşkına, Batman'ın nasıl sahip çıktığını... Bunaltıcı sıcaklığa rağmen halk programın sonuna kadar tekbir ve salâvatlarla eşlik ettiler dersek yeridir. Ki öyle de oldu, Batmanlıları özelde tebrik etmek gerekir.
Ümmet içi vahdete götürecek böyle program ve projeler çoğaltılmalı, yaygınlaştırılmalı. Zira İlah'ın şefkat bakışlarına o kadar muhtacız ki, bunu hiç bir kalem yazmaya cesaret edemez.
“Özellikle belirtmeden geçemeyeceğim. Bu etkinliği ve benzerlerini düzenleyenden-katılana, görevliden-katılan (az da olsa) basına kadar herkese minnettarız. Böyle bir etkinliği düzenlememiş olsalardı kesinlikle bu kadar salâvat-ı şerifler, tehliller ve hatimler okunmazdı. Bunu bizler halk olarak yılın tamamına yaymamız teşvik etmemiz gerekir. Yoksa her şeyi Peygamber Sevdalılarından beklersek çok abes düşünmüş oluruz. Herkes bu milletin ıslahı için elini taşın altına koyması gerekir.”demiştik önceki Kutlu Doğum programından hemen sonra. Ama halk olarak hiç bir şey yap(a)madık. Acaba bizim ihtiyacımız mı yok?Kime, niye, nasıl güvenebiliyoruz. Neyimiz var ki, hangi hak ve yüzle Rab Teâlâ'nın sevgili Resulünün takipçisi olmayalım ki!
İnşallah bu işe kendi öz evladımıza vakit ayırdığımız gibi vakit ayırırız ki Allah bizleri bu işin hatırına verir. Yoksa hepimizin ameli malum...
Ahireti için daha çok çalışan kullardan olmak duasıyla...