Yazar Betül ZARİFOĞLU’ la üstat Cahit Zarifoğlu’nun yazarlık, aile, kişilik hayata bakış açısını konuştuk...
-Özellikle belirtmeliyim ki; üstad Cahit Zarifoğlu’nun sıkı hayranlarından biriyim hayatı boyunca karşılaştığı zorluklara, verdiği mücadelelerden, yazdığı eserlere, aile hayatına, kişiliğine büyük saygı gösterdiğim Nadide yazar ve şairlerden biridir.
Şükran DEMİRHAN:
-Çocuk kitaplarını yazınca çocukların dünyasına inmek güçtür. Cahit Zarifoğlu işi en iyi bilene sorarak beklide en iyi şekilde onların dünyasına inmeyi başarmıştı.
Babanızın çocuk kitaplarını yazdığı zaman özellikle sizin ver kardeşlerinizin fikrini aldığı olmuştur bu konuda neler söylemek istersiniz?
Betül Zarifoğlu:
-Babamın bu yanını söyleyenler var evet ama ben tam ve net olarak bunu hatırlamıyorum o zamanlar yaşça küçük olduğum için bana fikir danıştığı zamanları pek hatırlamıyorum.
Şükran DEMİRHAN:
-Üstad Cahit Zarifoğlu’nun kişiliği ile ilgili hemen hemen karşılaştığım tüm kitaplarında, çevresinde, gördüğüm ve anladığım kadarıyla oldukça zarif, Kibar, mülayim, nazik ve merhametli bir yapısı vardı. Hatırladığınız kadarıyla bize Babanızın kişiliğini anlatır mısınız?
Betül Zarifoğlu:
-Rahmetli babamın arkadaşlarından kibar ve zarif biri olduğunu duyardım özellikle Rasim amca babama en yakın olan arkadaşlarından biriydi Rasim amca da babamın çok iyi huylu biri olduğunu çoğu defa dile getirmiştir ondan ziyade aile içinde anneme ve bizlere karşı da çok anlayışlı ve merhametliydi.
Şükran DEMİRHAN:
- Sizlere ve annenize olan sevgisini ve saygısını birçok yazıda okudum, babanızın hayatını okuduğumda çok sevdiği bir aileye sahip olduğunu anlamıştım. Bir baba olarak ev içinde nasıl bir karaktere sahipti babanız? Özellikle sizin ve rahmeti babanızın arasındaki baba kız ilişkisi nasıldı?
Betül Zarifoğlu:
-Babam ailesine düşkün, çocuklarını çok seven bir adamdı. Annem ise Van’ lı bir müftünün kızıydı. Annemle babamın evliliğine vesile olan Necip Fazıl Kısakürek, annemi babam için dedemden isteyince, dedem sen kefil olursan kızımı verdim demiş Necip Fazıl Kısakürek’ annem yaşça çok küçüktü babamdan ve babam dünyayı gezmiş görmüş biriydi, annem ile yaşam tarzları çok farklıydı, babam anneme yemek yapmayı bile öğretiyor, Annem babam için şöyle dedi “ hem hocamdı hem kocam” beraber çok mutlu olduklarını, birbirleriyle arkadaş olduklarını söylerdi babam daktiloyla yazarken biz çocuklar gürültü etmeyelim diye annem bizleri başka odaya götürmek isterse de babam bırak çocuklar oynasın derdi. Babam yazmayı çok seviyordu, benimde bir gün yazmamı istiyordu dedi. Hatırladığım kadarıyla şunu söyleyebilirim rahmetli babam mükemmel bir babaydı.
Şükran DEMİRHAN:
-Sizi tanıma fırsatını bulmak benim için mutluluk verici, üstad Cahit Zarifoğlu’nun
Bu memlekete bıraktığı birçok şey var, yazar olunur ama babanız yazar olarak doğmuş bir insan özellikle ilk kitabını çıkarınca karşılaştığı hadiseler beni çok etkilemişti. Onca olumsuzluğa rağmen pes etmemesi, dergide geçirdiği o yoğun günler verdiği emekler, son günlerinde bile yazması benim için birer hayat dersi niteliğinde iyi ki sizi tanıma fırsatı bulmuşum. Teşekkür ediyorum.
Betül Zarifoğlu:
-Rica ediyorum ben Teşekkür ediyorum.