Rusya’nın Ukrayna saldırısını değerlendiren Kurtulmuş, bu krizin ilk gününden itibaren Türkiye’nin fevkalade önemli ve tarihi bir rol üstlendiğini belirtti.
Bu savaşın, krizin tarafı olmadan her iki tarafla da rahat konuşabilen neredeyse dünyadaki tek ülkenin Türkiye olduğunu dile getiren Kurtaran, Türkiye’nin son derece hassas bir noktada durduğunu anlattı.
‘’BİRLEŞMİŞ MİLLETLER GÜVENSİZLİK KONSEYİ HALİNE GELDİĞİNİ TESCİL ETTİRMİŞTİR’’
“Çünkü yapısı gereği diyoruz ya dünya beşten büyüktür; beş tane ülkeden birisinin desteğini içerde alan hiçbir şekilde aleyhte karar çıkartmıyor” diyen Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dolayısıyla burada da bir kere daha Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin işe yaramadığı görülmüştür. Daha açık söylemek gerekirse Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bu savaş sırasındaki tutumu vasıtasıyla Birleşmiş Milletler güvensizlik konseyi haline geldiğini tescil ettirmiştir” dedi.
‘’ÜMİT EDİYORUZ Kİ, BİR AN EVVEL BARIŞ SAĞLANIR’’
Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savaşındaki rolünün dünya ülkelerine örneklik teşkil ettiğini vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti: “Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırısıyla başlayan savaşın bir an evvel nihayete erdirilmesi ve ateşkesin temin edilmesi için Türkiye fevkalade büyük bir misyon üstlendi. Ümit ediyoruz ki, bir an evvel barış sağlanır, yaşanan insani dramlar sonlandırılmış olur. Ve Karadeniz bölgesinde büyük bir bölgesel ve küresel çatışma potansiyeli taşıyan bu savaş sonlandırılarak, Karadeniz’de esenliğin, barışın topyekun sağlanmasına katkıda bulunulmuş olur.
Türkiye böylesine önemli bir krizde NATO’nun, Avrupa Birliği’nin, Çin’in, Rusya’nın ve bir sürü ülkenin işin içine girdiği ama bir türlü çözüm bulamadığı, çözümü kolaylaştıracak yaklaşımı gösteremediği bu süreçte Türkiye, barışı kolaylaştırma yönündeki öncü rolü itibariyle tarihi bir misyon üstlenmiştir.”

“SEÇİM BARAJI DAHA DA İNDİRİLEBİLİRDİ”
“Seçim barajı daha da indirilebilirdi” diyen Kurtulmuş, “Ama sonuç itibariyle seçim barajının bu noktaya gelebilmesi bile Türkiye bakımından, demokrasimiz bakımından bir kazanımdır. Temsilde adaletin daha iyi sağlanabilmesi bu baraj meselesiyle mümkün olacaktır. Barajın aşağı çekilmesi olumlu bir yaklaşımdır. Ayrıca partilerin bundan sonraki süreçte daha adil bir yarışa girmelerinin imkânını sağlayacaktır. Ayrıca yine ittifakların yönü açıktır, isteyen partiler birbirleriyle ittifak kurabilirler ve seçime öyle girebilirler.” ifadelerini kullandı.
Konuşmasının devamında Kurtulmuş, şunları söyledi: “Yeni Seçim Yasasıyla birlikte getirilen demokratik bir kazanım olduğunu gördüğümüz bir diğer husus ise seçime girmek için parlamentoda grubu bulunmak şartının aranmaması, sadece 41 ilde belli bir süre içerisinde teşkilatlanmış olması seçime girmek açısından yeterli oldu hükmünün gelecek olmasıdır. Bununda demokratik bir kazanım olduğunu ifade etmek istiyorum. Millet kime niçin oy verdiyse o oyun sonuçları gerçekleşmiş olsun. Yani millet bir seçim bölgesinde herhangi bir siyasi partiye milletvekili seçilecek bir oyu vermediyse o parti bir ittifakın içinde diye hak etmediği millet tarafından verilmeyen bir milletvekilliğini kazanamasın. Bu tür demokratik kazanımların seçim yasası için önemli bir adım olduğunu, seçim yasasında önemli bir kazanım olduğunu ifade etmek isterim. İnşallah milletimiz için Türkiye demokrasisi için hayırlı uğurlu olur.” Kurtulmuş, yaptığı açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı.

